Toprağın hızı…

Toprağın hızı…
01.06.2021
A+
A-

Ağzımdaki tuz tadının kaynağını bulamıyorum; gözyaşlarım ve terim bir olmuş, bedenimden süzülüyor. Sol kaşımdan akan kan görüşümü zorluyor, gövdemi saran kemeri gevşetmeye çalışıyorum, sıkışmış. Sağ tarafıma kayıyor gözlerim, kızıl sıvıyı boynuna kolye yapmış kardeşim, vahşi bir zarafetle taşıyor takısını.

Parmaklarımı boynuna saplanmış cam parçasına götürüyorum, sıcaklığını koruyan kanlar donuklaştıkça soğuyacak olan bedenini okşuyorum. Yüzüne yapışmış sarı saçlarını kulaklarının arasına sıkıştırıyorum. Karanlığı delen ışıkla uyum sağlayan sirenler zaten ağrıyan başımın karıncalanmasına sebep oluyor.

Kabaca eller kurtuluşum olan zincirlerimi keserken donuklaşmış eli bırakamıyorum, zorla arabadan çıkarılırken ise masum ruhunu tenimde hissetmeye devam ediyorum.

Çığlıklarım, ben konuşamayacak hale gelene kadar ses tellerimi titretiyor, doğum günü kızının özel hediyesi kendi tabutuna dönüşüyor. Beyaz gömleğini kırmızıya boyadığım hemşire asla sindiremeyeceğim anılarımı avutmaya çalışırken yattığım sedyede doğruluyorum, dudaklarım arabamıza göçmüş tır’ın sürücüsüne küfürler yağdırmak için açılıyor.

Görmek istemediğim acımayla bana yalvaran kadın omuzlarımdan tutup beni sedyeye geri sermeye çalışıyor, karşı koymuyorum. İçimdeki ateş sönmeyecek belki ancak şimdi kıvılcımlarına indirgiyorum. Gözkapaklarımı; sonsuza kadar uyumak için daha o kadar da yorulmamış, çocukluğumu da kendisiyle birlikte götüren kişiye edeceğim binlerce dua için kapatıyorum.

Bedenin toprağın karasıyla bir olabilir kardeşim ama tüm parlak renklerinle anılarımı boyamaya devam edeceksin.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.