Tehlikenin farkında mısınız?

Tehlikenin farkında mısınız?
04.03.2022
A+
A-

Değerli dostlar,

Tehlikenin farkında mısınız?

Dünyanın ekmek sepeti Ukrayna/Rusya savaşı ve kısıtlamalar yüzünden buğday başta olmak üzere tahıl, ayçiçek yağı, petrol , doğalgaz, gübre, kömür, kereste fiyatları korkutucu seviyelere ulaştı.

Savaş öncesi bizim içsel sorunlarımız ve dövizdeki yükseliş nedeniyle oluşan fiyat hareketlerinin üzerine bu risk ve yükseliş faktörü ve iklim düzensizlikleri eklenince korkunç bir tablo çıkıverdi.

Benzin ve motorine günlük zamlar artık olağan hale geldi ki bunu temel ihtiyaç ve gıda maddelerinde görürsek şaşırmayın. Enflasyon aldı başını gidiyor.

Suriyeli mültecilere çeyiz yardımı düşünen irade; çiftçiye ucuz mazot, gübre, ilaç desteği ve hibeyi bir an önce gündeme almazsa vay halimize!

Dünyayı pandemi ile terbiye edemediler, açlık ve enerji kriziyle terbiye edecekler.

Hoşgeldin Survivor World!

Savaş şiddetini arttırırken AB’nin amiral gemisi Almanya, bir çok Avrupa ülkesi gibi enerjide Rusya’ya göbekten bağlı. Yeşil enerji, karbon ayak izi derken Almanya kömür santrallerini düşündüğü kadar çabuk terk edemeyecek.

İkinci haftasına giren savaşta bugün uzlaşı için ikinci kez buluşulsa da barış çok uzakta.

NATO ve küreselciler varken nasıl olmasın ki?

İnsani koridor kurulması anlık ara verse de arkasından bombalar yağacak ve savaşın şiddeti artacak.

Yaptırımlarla Rusya’yı dize getireceklerini düşünenlere bugün Lavrov, ‘bu yaptırımlar bağımsızlığımızın vergisidir’ deyiverdi.

Putin de görüşmelerin uzamasının Rusya’nın taleplerini arttırmaktan başka işe yaramayacağını söyledi ki, işin bu aşamada masada çözüleceğine inanmıyorum.

Beyaz Saray Ukrayna’da uçuşa yasak bölge ilanına savaşa dahil olmamak için karşı çıkarken, çanlar şimdi bir provokasyon için çalıyor.

Litvanya, Moldova, Estonya, Letonya vs şimdi hem deli gibi silahlanacak, hem de sırtı sıvazlanıp ortada bırakılan Ukrayna gibi olmamak için denge siyaseti güdecektir.

Toplumsal tepkilerin yaşam temelli ve ölçülemez olduğu bu ahir zamanda pandemi yasakları ve korkusu kalktığına göre dünyada toplumsal olaylar artacaktır.

Bize ne mi olur?

Irak’a bombalar düştüğünde ‘8.5 milyar dolar hesaba geçecek’ diyen Ali Babacan ile Suriye bataklığının müsebbibi, IŞİD’e ‘öfkeli çocuklar’ diyen stratejik deha Ahmet Davutoğlu’nun imza koyduğu güçlendirilmiş parlamenter sistem bizi korur.

Demokrasiyi yalnızca hukuk ve halk güçlendirir.

Geçmişi unutalım, geçmişten ders almayalım, bugünlerin müsebbiplerinin hayatını yol gösterici kabul edelim, sürüye katılalım diyorsanız Çiller’i de unutmayın.

Çiller deyip geçmeyin! Erzurum mitinginde, ‘bacınızın ciğeri (olayda gerçekte telaffuz edilen kelimeyi kullanmadım) size feda olsun’ diyecek kadar vatanseverdir.

Kum saati çalışıyor…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.