İktidar güç kaybederken muhalefet neden güçlenemiyor?

İktidar güç kaybederken muhalefet neden güçlenemiyor?
30.12.2021
A+
A-

Türkiye’de sadece ekonomide değil her alanda çöküş var.

Dünyadaki büyük küçük, güçlü güçsüz düşman kesimlerin tümü devletimizin ve milletimizin geleceğine kastetme cesaretini kendilerinde görmeye başladı. İçeride ve dışarıda milletin dostu kim, düşmanı kim belli değil.

Yaşanan yetki karmaşasında bilenlerin susturulması bilmeyenlerin de uluorta konuşması, soyup soğana çevirdikleri milletin olup bitenleri anlamasını ve yorumlamasını imkansız kılmaya yönelik bir politikadır. Milletin, kimin ülkenin lehine çalıştığını ya da aleyhine iş çevirdiğini anlaması o yüzden güçleşmektedir.

Kafası bir sürü tuhaflıklarla dolu bu yorgun milletin, çeşitli hilelerle memleketin her köşesinin işgal edildiğinin, devletin tüm kurumlarıyla ele geçirildiğinin farkında olup olmadığından bile bazen emin olamayabiliyoruz.

Yine de AKP’nin yirmi yıllık iktidarının sonunda ülkeyi batırıp parçalamanın eşiğine getirdiğini, halkı son kuruşuna kadar soyup kendine yakın bir azınlığı da dünya çapında zengin ettiğini millet bilmiyor değil. Millet, bir yandan AKP’den ve küçük ortağından alabildiğine kaçmak isterken bir yandan da sığınacak güvenli bir liman arıyor fakat bulamıyor. İşte, milletin kafasını karıştıran durum bu!

Türk toplumu sağduyu sahibidir. İçinde kopan kıyametlerle didişen bir sanatçıya olduğu gibi içinde yüce değerleri enine boyuna tartan bir bilgeye de benziyor. Doğruyu yanlışı, iyiyi kötüyü hissediyor ve anlıyor. Dolayısıyla iktidarın eğretiliğini gördüğü kadar muhalefet partilerindeki güven vermeyen tutum ve davranışları da görüyor. Belki de bu yüzden onlarla tereddütsüz bir dayanışma içine girmek istemiyor.

Bugünkü şartlarda Türkiye’nin dağınık ve zayıf olmayan, tek ses ve tek yürek olmuş, tepeden tırnağa güven ve liyakatle kuşanmış güçlü bir muhalefete ihtiyacı var. Ne var ki bunu dünyanın en sinsi teşkilatları olan Gülen Hareketi ve benzerleri de biliyor. Barışlar’ın Metastaz kitabında da anlatıldığı gibi bu teşkilatlar ve onların işbirlikçileri, Türk toplumuna ve Türkiye cumhuriyetine “etkisizleştirmek üzere” sirayet etmişlerdir.

Yağlı boya tablo: ESMA GÜMÜŞ

Dolayısıyla ihanet etmeye kurgulu bu örgütlerin mensupları solcudan daha solcu, sağcıdan daha sağcı, dinciden daha dinci ve demokratın alası rolünü oynamayı çok iyi beceriyorlar. Gücü ele geçirdiklerinde ise dünyanın en güçlü ordularından Türk Ordusu ile en köklü devletlerinden Türkiye Cumhuriyetini kurumlarıyla birlikte dağıtabildiklerini milletimiz gözleriyle gördü.

Önümüzdeki seçimde iktidarın el değiştireceğini bildiklerinden, bunların, iktidara gelme ihtimali yüksek muhalefet partilerine yerleşmeleri kaçınılmazdır. Hatta bunun hesabını en baştan yapmış olmalılar ki genelde ve yerelde muhalefet partilerinde siyaset veya yöneticilik yapanların bir kısmını kamuoyu biliyor ve tanıyor. Bilmeyenler içinse “Bana arkadaşını söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim” düşüncesinden hareketle yola çıkıldığında çok net anlaşılacaktır. Ayrıca yakın tarihimiz nerde bir yalancı, soyguncu, çıkarcı, yüzsüz ve ahlak yoksunu varsa, onun ihanete kurgulu meşru ve gayrimeşru yapılanmaların mensubu olduğunu bize öğretmiş bulunmaktadır.

Eğer bu gözlem, şüphe ve tanılar olmasaydı, muhtemelen AKP’nin limon ve üzüm gibi sıkıp posasıyla idare etmeye çalıştığı halk kitleleri çoktan muhalefet partilerinin arkasında hizalanmıştı. Ancak halk, yurttaşları kamplara bölerek toplumsal barışı bozanlarla ülkenin egemenliğini ve varlıklarını devredenlerin de içinde olduğu “herkesle helalleşileceği, kimsenin yargılanmayacağı” biçimindeki akla ziyan söylemlerin, o melek yüzlü haramilerin yeniden köşe başlarını tutmalarına sebep olacağından duyduğu endişe üzerine muhalefete mesafeli duruyor. Haklı da; çünkü Türkiye kirli geçmişiyle hesaplaşarak ondan temizlenmedikçe asla hukukun üstünlüğüne dayalı aydınlık geleceğini kuramaz.

AKP sonrasında Türkiye’nin demokrasiye halel getiren her türlü münafıklıklardan temizlenmiş, daha güvenli ve daha müreffeh bir ülke olacağının garantisini kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya koymadıkça, muhalefetin halkın onayını alması mümkün olmayacaktır.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.