Oyun sahnede…

LAİKLİK…

DİYANET…

DİNDAR NESİL…

DİNDAR BİR ANAYASA…

Son günlerde gündemdeki yerini koruyor.

Dolayısıyla dinimiz siyasetin konusu edilmekte..

Diyanetin başı, siyasetin köşe başına çıkarılmıştır.

Konu nazik, muhalefet partileri düşüncelerini elbet söyleyecek.

İktidara da gün doğmuş olacak!

‘Anadolu İslam Cumhuriyeti’ sesleri duyuluyor.

2023’te cumhuriyetimiz 100. yaşında olacak.

Yeni Anayasa da yapıldığına göre, Türkiye Cumhuriyeti değişecek mi?

Partili cumhurbaşkanlığı sistemi ile cumhuriyetimiz yönetilemiyor.

Karşılıklı sözler ise toplumu kutuplaştırmaya devam ediliyor.

Haliyle sonu neye bağlanır, kim kazanır bilinmez.

Tehlikeli bir yol ayrımına doğru sürüklenmekteyiz!

Yalan treni rayları üzerinde yaşamaktayız.

Toplum bu oyunlardan habersiz ve derin bir sessizlik içinde.

Olanlardan dahi haberi yok! Aklıyla düşünenler çok endişeli.

2023 hedefi ne getirecek, bilen var mı?

Söylesin…

Gerçekleri, yalan terörü perdeliyor.

Oynanan oyun millet hayrına bir fazilet yarışı değildir.

Tamamen devletin bekasıyla (!) ilgili koltuk yarışıdır.

‘Laiklik anayasadan kaldırılsın’ diyenlerin niyeti belli!

‘Anayasanın ilk dört maddesi değiştirilemez.

Hatta değiştirilmesi dahi teklif edilemez’ yazılı…

‘Anayasayı tanımıyorum’ diyen bir devlet başkanımız var.

Atatürk ve silah arkadaşları öyle bir Türk Devleti kurmuşlar ki,

Dünü, bugünü, geleceği düşünmüşler.

Devleti sağlam temeller üzerinde inşa etmişler.

Bu yüce düşünceleri hazmedemeyen gafiller güruhu, dünden bugüne kadar Atatürk’ü hafızalardan silmek için savaşıyorlar!

Kırmızı fesli adam öldü gitti arkasından konuşmayalım.

Kin, nefret kusan sözlerini unutmayalım;

“Keşke Yunan kazansaydı…” diyebilecek kadar cumhuriyete düşmandı.

İşte böyle bir kişiyi başkanımız ziyarete gitmişti.

Nasıl anlarsanız anlayın, bu yazdıklarım iktidarı karalamak değildir.

Sır dolu oyunun sahneye çıktığının bilinmesi içindir.

Kendi sözlerini hatırlatarak, yanlış oyundan vazgeçin demektir!

CB’nını sevenler alkışlamayı bırakıp doğruları söyleyebilseler…

Sayın Erdoğan milletimize hizmette kusurlu olmazdı.

Kendileri daha iyi bilir, ”Şeyh uçmaz, müritleri uçurur.’

Bu da bir nevi oyundur. Sadece kendi çıkarlarına hizmettir.

Yalanlarla gerçekler gölgelenir, ama hafızalardan silinemez.

Vatanımızda Türk ve cumhuriyet düşmanları hortlamıştır.

Bunlar kendi karanlık dünyalarında usta siyasetçilerdir!!!

Sahneye çıktıklarını artık görmeliyiz…

Bugün ülkemizde neler konuşuluyor, hala anlamış değiliz!!!!

Çözülme başlayınca, konuşanlar az da olsa başladı.

Kalemler renk değiştiriyor, iktidar çok öfkeli.

Yalan ne kadar hızlı giderse gitsin, hakikat onu geçer.

Gerçekleri perdeleyen sihirli kalemler, TV’de konuşanlar…

İktidarın hizmetinde kul olmasalardı, AKP gitmemek üzere geldiği iktidardan asla gitme durumuna düşmezdi!!!

Bugün iktidarı kaybetmemek için de, gerginlik yaratmazdı.

SADAT tehditleri ile bir bunalım yaşamazdık.