Onların inekleri varsa bizim de Dilan Polat’larımız var

Onların inekleri varsa bizim de Dilan Polat’larımız var
10.11.2023
A+
A-

Sayın Cumhurbaşkanı, dolar TL’nin yirmi katı değer kazanınca “Onların doları varsa bizim de Allah’ımız var” deyip, halkı bir daha Allah ile aldatmıştı. Allah’ın doların sömürüsünden kurtaramadığı halk ise Cumhurbaşkanının bu söylemi karşısında haline şükredip tevekküle durmuştu. Dolar bugün TL’nin otuz katı.

Tarım politikaları konusunda fikri olmadığından tarımla ilgili zikri de olmayan, dolayısıyla varlığı ile yokluğu arasında herhangi bir fark bulunmayan bir Tarım Bakanlığımız var. Bir de tarım ürünlerinin, neden pazar tezgâhlarında ve market raflarında çiftçinin tarlasındaki fiyatın on, yirmi, otuz katına satıldığı konusunda akıl yürütemeyip tepkisiz kalan halkımız var. Her iki durum da ülkemiz açısından tam bir fecaat!

Bu hazin duruma kafa yoran az sayıdaki meraklı, tarımda neler olup bittiğini sadece bakanlığın web sitesinde görebiliyor ancak. Mesela yılın ilk 9 ayında canlı hayvan ithalatının bir önceki yıla göre % 675 arttığını, karşılığında 705 milyon dolar ödendiğini, 4,5 milyar dolarlık da hayvan yemi ithal edildiğini yani!

Hayvancılıktaki en büyük maliyet yemdir. Cumhuriyet Türkiye’sinin, hayvancılığı geliştirmek için hemen her ilde kurduğu yem fabrikaları ülkenin varlık denizinde birer damla idiler. Böylece hayvancılık gelişiyor, üretici kazanıyor, tüketici de ucuz ete, süte ve ürünlerine ulaşabiliyordu. Lakin bu iktidar, milletin malı tüm kamu varlıklarını içeride ve dışarıda yandaşı olan bedhahlara peşkeş çekince yem fabrikaları da bu ihanetten nasibini aldı ve saman dahi ithal edilir hale gelindi.

Sonuç ne oldu biliyor musunuz? Hayvancılık bitti. Et, süt ve ürünlerinde, canlı hayvan ve yemde dışa bağımlı hale gelindi. Bu mal ve ürünlerin ithalatı da bu iktidardan önce hayvancılıkta bir kısmıyla rekabet içinde, çoğundan da önde olduğumuz 26 batı ülkesinden yapılmaktadır.

Et ve süt gibi beyni geliştirmeye, aklı kullanmaya yarayan gıdaları tüketemez hale gelen yoksul halk, sadece zekâsıyla değil tüm yaşamıyla geride kaldı. Ekonomi bilgisi yerine Allah ile doların yükselişinin karşısına çıkılabileceğine inanacak kadar kolay aldatılan bön bir topluma döndü. Tek merkezden kurgulanan televizyon programlarının karşısına kitlendi. Açlıktan bağırsakları guruldadığı halde hiç yiyemeyeceği ağız sulandırıcı yemek, şiddet içerikli dizi, düzeysiz evlilik, zenginlikleri haydan gelen Dilek Polat ve benzeri görgüsüzlerin boy gösterdiği magazin programlarının tiryakisi oldu. Böylece kendinin, ülkenin ve hayatın gerçeklerinden tamamen koptu.

Bu kafayla Türk halkının, milletçe huzura ve refaha kavuşmak için iktidar eliyle trolleri ve görgüsüzleri beslemek, palazlandırmak yerine inek yetiştirmenin gerekli olduğunu anlaması tabi ki mümkün değildir. İktidarın başka ülkelerin çiftçisine verdiği bu milletin parasının çeyreğini hayvancılığa destek olarak kendi çiftçisine verdiğinde, ülkemizin ucuz et ve sütte kendine yeter hale geleceğini de!

Bugün 10 Kasım. İsmet İnönü’nün deyişiyle “Devletimizin banisi, milletimizin sadık ve fedakâr hadimi” Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, sevgi ve özlemle anıyorum. O, dünyadaki bütün iyi insanların kalbinde sonsuza kadar yaşayacaktır.

  • Önder Gümüş/10 Kasım 2023
YORUMLAR

  1. Sevgi dedi ki:

    Yazılarınızı hayranlıkla okuyorum.Ama algılama yeteneği zayıf insanlar bu yazdıklarınızı anlayamaz