Ekranlarda iktidar, meydanlarda muhalefet

Ekranlarda iktidar, meydanlarda muhalefet
13.02.2021
A+
A-

Muhalefet meydanlara indi, halkı dinliyor, erken seçim isterken iktidar ekranlarda yeni programlar açıklıyor, ‘seçim 2023’de’ diyor.

Türkiye’nin en büyük sorunu şu an cep ve tencere meselesi. Cep’te para yok, tencere eskisi gibi kaynamıyor, millet evde kapalı, herkes bir birine sarmış durumda.

İktidar bankalara ‘nefes aldırın’ talimatı veriyor ama bankalar hafta sonları dahi alacaklarının peşine düşmüş, icra ekipleri mahallelerde cirit atıyor. Hele icra mahkemelerinin önünde mahşeri kalabalıklar eksilmiyor.

Cep’te para olmayıp şu pandemi döneminde hanım ‘market’ diyorsa, çocuklar da yemek sepetine gözlerini dikmişlerse vay babanın haline… Cep delik cepken delik, gel de çık işin içinden.

Ekranlarda malum iki farklı Türkiye var; hangisine inanırsanız inanın fark etmez. Lakin sokaktaki gerçekler cidden aileleri sarsıyor. İktidar partisinin milletvekillerine tüm sorunlar ulaştırılıyor hiç şüphesiz ama onların da yapacağı bir şey kalmamış durumda.

Geçtiğimiz gün bir kamu bankasında sıra beklerken yaşlı bir çiftin konuşmalarına şahit oldum; pandemi yüzünden işsiz kalan çocuklarına para göndermek için sıra bekliyorlardı ve teyze, “Kefen parasını gönderiyoruz, dım dızlak kaldık” diyordu. Yani kral çıplak olayından, hepimiz çıplağız konumuna gelmiş durumdayız.

Ekonominin dibe vurduğu zamanlarda halk güvenebileceği devlet adamları görmek ister idarede. Eğer bulamazsa siyasetçiler için çöküş başlamış demektir. Dün konuşmayanlar bugün meydanlarda muhalefete konuşmakla kalmıyor, toplumun her kesiminden eylemler ufak ufak alanlarda yapılmaya başlanıyor.

Ekonominin bozuk olduğu dönemlerde kadınların tencere vurarak eylem yaptığına şahit olmuştuk. Günümüzde malum; medyada yer almasa da bu sefer çiftçiler ve esnaflar meydanlarda. Yakında kadınlar da eklendiğinde iktidara karşı sosyal bir muhalefet fiziken başlamış olacak gibi duruyor.

Peki, iktidar bütün bu olup bitenlerden haberdar değil mi?

Elbette her şeyin farkında ama Erdoğan’ın yanında tılsımı değiştirecek bir devlet adamı yok. Neden derseniz; liyakatle gelemeyip, ulufe için geldiğinden…

Üç padişah görmüş Pomak asıllı Sokullu Mehmet Paşa, Kanuni Sultan Süleyman’ın son sadrazamıydı. Osmanlı’nın yükseliş dönemindeki savaş ekonomisini değiştiren devlet adamlarının başında geliyordu Kanuni Süleyman, II. Selim ve III. Murad’ı bu konuda ikna etmesini bilmiş, halka nefes aldırmıştı sonunda ise Sadrazam mührünü elinden aldılar ama özellikle Anadolu halkı derin bir nefes almıştı.

Bu günler makamdan güç alanların devri belki ama devlete güç katacakların zamanı gelmek üzere… Eğer idareciler gözlerinin önünde yaşanan gerçeklere karşı tedbir olmazsa…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.