Ümit Özdağ’dan dikkat çeken paylaşım: Tehlike kapımıza dayandı

Ümit Özdağ’dan dikkat çeken paylaşım: Tehlike kapımıza dayandı
06.10.2023
A+
A-

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, X platformundan önemli bir paylaşımda bulundu.

Özdağ paylaşımında, ”Hangi partiye oy vermiş olursanız olun lütfen bu yazıyı okuyun ve okutun. Çünkü güzel çocuklarınızı ve torunlarınızı sevdiğinizden, onların sadece iyiliğini istediğinizden eminim.” ifadelerine yer verdi.

Özdağ’ın “yarın” dediği evlerimizi koruma gereği hemen şimdi ülkemizin turizm ilçesi Çeşme’de karşımıza çıkıyor. Bu korkuyu ve ihtiyacı doğuran olay Çeşme’nin oldukça sakin bir koyu olan Germiyanyalı’da yaşanıyor. Yazlıkların biraz uzağında, halkın yararlandığı plajın hemen ardındaki tarihi ardıç ağaçlarının altına 13 sığınmacı aile geliyor…

Ümit Özdağ’dan çok konuşulacak paylaşımı:

TEHLİKE KAPIMIZA DAYANDI…

Güzel ülkemizin hüzün ve çaresizlikle izlediğimiz çok sorunu var. Bunların bir kısmı gelip geçici… Ama öylesine köklüleri var ki! İktidarın oy toplamak amacıyla öcü gibi yarattığı ve kullandığı “beka”nın tam kendisi. Yaşadığımız sürece hiç aklımıza gelmeyen bir durumla karşı karşıyayız. Savaş nedeniyle ülkemize çoluk çocuk, aç, sefil sığınan, ya da elini kolunu sallayarak sınırlarımızdan geçip bütün yerleşim yerlerimize ulaşan insanların yarattığı sorun bu.

Kuruluşundan beri konuyu parti politikası haline getiren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ diyor ki “ Saray rejimine açık şekilde tekrar sesleniyoruz. Türkiye bir kavimler göçüyle işgal ediliyor. Ya siz sınırlarımızı koruyun ya da yarın biz evlerimizi korumak zorunda kalacağız.”

YARIN DEĞİL, BUGÜN!

Özdağ’ın “yarın” dediği evlerimizi koruma gereği hemen şimdi ülkemizin turizm ilçesi Çeşme’de karşımıza çıkıyor. Bu korkuyu ve ihtiyacı doğuran olay Çeşme’nin oldukça sakin bir koyu olan Germiyanyalı’da yaşanıyor. Yazlıkların biraz uzağında, halkın yararlandığı plajın hemen ardındaki tarihi ardıç ağaçlarının altına 13 sığınmacı aile geliyor.

Çadırlar kuruluyor, uyduruk barakalar yapılıyor. Plajdaki vatandaşlarımız, onların denizde deterjanla çamaşır yıkamalarından rahatsız oluyor. Bir de denize küçük ve büyük abdestlerini yapmaya başlamaları bardağı taşıran son damla oluyor. Şikâyet üzerine jandarma geliyor ve iki taraf arasında sıkıntı başlıyor. Tartışma itiş kakışa dönüşüyor. Olayı yatıştırmaya çalışan jandarmaya özellikle sığınmacı kadınlar saldırıyor. Bu arada bir jandarmanın elbisesi yırtılıyor. Olay iyice büyüyünce takviye çağırılıyor ve sığınmacılar eşyalarıyla birlikte oradan uzaklaştırılıyorlar.

İDDİAYA DİKKAT!

Sığınmacı kadınlardan biri savcılığa başvurarak, kendisine sarkıntılık yaptığı iddiası ile jandarmadan şikâyetçi oluyor. Olayı izleyen vatandaşlar lehinde ifade vererek jandarmamızı kurtarıyorlar. Sığınmacılar giderken vatandaşlarımıza “ Yine buraya geleceğiz, kışı burada geçireceğiz” diye bağırıyorlar.Kadınlardan biri yazlıkçı kadın vatandaşımıza “Bizi siz şikayet ettiniz. Sizi mimledik. Korkun bizden” diye tehdit ediyor. Bölgede yaşayanlar, olaylardan birkaç gün önce, bölgeye gelen iki üç sığınmacı kadının çevredeki çiçeklerin fotoğraflarını çekiyormuş gibi yapıp yazlık evlerin fotoğraflarını çektiğini söylüyorlar. Bu sığınmacı aileler özellikle çok eski model yerli arabalar kullanıyorlar ve tavırları sanki arkalarında güven duydukları kişi ya da makam varmış gibi cüret ve saldırganlık kokuyor.

Özdağ “yakında evlerimizi korumak zorunda kalacağız” derken aynı gün turizm beldesi Çeşme’de bunlar oluyor ve yazlıkçılar kışın evlerine yabancı misafir gelmesinden, evlerinin işgal edilmesinden korkuyorlar. Bu korkuyu yalnız Çeşme’dekilerin duyduklarını sanmıyorum. Savaştan kaçıp canları kurtarmak için sığındıklarını söyleyen yabancıların, ülkenin en güzel tatil yerlerini doldurduklarına tanığız. Ekonomik nedenlerle ülke vatandaşları evlerine hapsolmuşken, onların krallar gibi yaşadıkları bir gerçek.

SORULARIM VAR…

Peki, bu durumu yöneticilerimiz bilmiyor mu? Nüfus yapısını değiştiren, gerçek bir “Beka” durumunu her hatlarıyla açık seçik ortaya koyan bu sorun, bir hükümet politikası sonucu mu? Türkiye bir projeye mi kurban ediliyor? Sorum bütün milletvekillerine, bütün siyasi parti yöneticilerine, 4. kuvvetin sakat kolu yandaş medya mensuplarına… Hiçbirinin soruma doyurucu bir yanıt vereceğini sanmıyorum. Benim ülkemde, benim halkıma kafa tutan, tehdit eden yabancılara tahammül etmek çok zor. Bunun muhakkak bir karşılığı olması toplumsal bir olgudur ve buna ırkçılık denemez!. (Kocaeli Gazetesi, 13 Eylül 2023, Adnan Filiz)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.