Kılıçdaroğlu Bursa’dan seslendi!

Kılıçdaroğlu Bursa’dan seslendi!
11.05.2023
A+
A-

Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’da düzenlenen mitingde konuştu. Mitingte yoğun katılım gerçekleştiği görüldü.

Millet İttifakı tarafından Bursa’da düzenlenen mitingde Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu birer konuşma yaptı.

Mitingde son olarak CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’da halka seslendi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

“Beraber ve birlikte Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Sandığa bir bayram havasında gideceğiz.”

“85 MİLYONUN CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM”

“Bütün dünyaya örnek olan bir hamleyi gerçekleştireceğiz. Bu güzel ülkemizi hep beraber huzura kavuşturacağız. 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağım. Hiçbir ayrım yapmayacağım. Dolayısıyla bu ülkede hepimizin huzur içinde yaşaması için birlikte mücadele edeceğiz ve kazanacağız. Bu seçimin kaderini gençler ve kadınlar belirleyecek.”

“EN AZ BİR KİŞİYİ İKNA EDECEĞİZ”

“Bütün kentler yaşanabilir kent olacak. Bütün kentlerde huzur olacak. Hep beraber hangi kentte yaşıyorsak her birimizin mutlu olacağı ortamı yaratmak zorundayız. Zor bir söz daha istiyorum sizden. Sandığa giderken geçen seçimde AK Parti veya MHP’ye oy veren bir kardeşinizi de ikna edeceksiniz. Bu zor bir görev. İkna edeceksiniz. En az bir kişiyi ikna edeceksiniz. Ondan sonra göreceksiniz bu ülkeye gerçekten baharlar gelecek, bu ülkede gerçekten huzur olacak.”

“İKİ YIL İÇİNDE BÜTÜN SURİYELİLERİ UĞURLAYACAĞIZ”

“Bizim iki kırmızı çizgimiz var. Bayrağımız ve vatanımız. Bizim bu ülkenin kuruluşunda atalarımız görev aldı. Güzel bir ülkede yaşayalım diye. Bugün geldiğimiz noktada her evde sıkıntı varsa bir sorunumuz var demektir. İlk kez bir otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştirme şansını yakaladık. Askere gidenler bilirler, hudut namustur diye yazar. Huduttan kimse geçemez. Ama hudutlarımız yol geçen hanına döndü. Elini kolunu sallayan geliyor. Söz en geç iki yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye’ye uğurlayacağız.

Bizim evlatlarımız iş bulamıyor. Sorunu ırkçılık yapmadan çözmemiz lazım. Şimdi onların oylarına talip oluyorlar. Bunun hesabını yapıyorlar. Bizim hesabımız vatandır, bayraktır.”

“HERKESİN HAKKINI HUKUKUNU TESLİM EDECEĞİZ”

“Bursa’yı bu bölgenin en güzel ve en yeşil kenti yapmak için, hava kirliliğinden arındırmak için büyükşehiri de istiyoruz. Buraya gelmeden önce engelli kardeşlerimle ilgili olarak bir video çektim, yayınladım. Türkiye’de hiç kimse kendisini sahipsiz hissetmeyecek. Herkesin hakkını hukukunu teslim edeceğiz. Benim saraylarda oturmak gibi bir merakım yok. Sizler gibi yaşıyorum. Evimdeyim, zaten benim mutfağımı hepiniz biliyorsunuz. Saraylara değil, Çankaya’ya çıkacağız. Oradan millete hizmet edeceğiz, topluma örnek olacağız.”

“KUL HAKKI YEMEDİM, YEDİRMEYECEĞİM”

“Köyde kadın çalışıyorsa, köyde gençler varsa onların sosyal güvenlik primini de devlet ödeyecek. Köyde çalışan kadının güvencesi olacak. Aile destekleri sigortası, endişe etmeyin. Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, hiçbir fakir ailenin elektriği, doğal gazı, suyu kesilmeyecek. Tamamını yapacağız. Parayı nereden bulacaksın diyorlar. Bilmiyorlar. Bu kardeşiniz 27.5 yıl devlette çalıştı. Devleti bilirim, devletimiz büyüktür. Bütün bunları sağlayabilir. Kul hakkı yemedim, kul hakkı yedirmeyeceğim.”

“SİNAN ATEŞ’İN KATİLLERİNİ KULAKLARINDAN TUTUP ADALETE TESLİM EDECEĞİM”

“Yiye yiye doyamadılar. Hepsini yurt dışına götürdüler. Hepsini kuruşuna kadar geri getireceğim. Sinan Ateş’in mezarına uğradık. Benim adım Kemal ise Sinan Ateş’in katillerini kulaklarından tutup adalete teslim edeceğim. Gaffar Okkan’ın katillerini bulup adalete teslim edeceğim. Kimsenin endişesi olmasın. Yapanın yanına kar kalır mantığını değiştireceğim. Devletin dini adalettir. Adalet her yerde her koşulda mutlaka sağlayacağız.”

“ASLA YÜZÜNÜZÜ YERE EĞDİRMEYECEĞİM”

“Şehir içinde kapanan hastaneleri açacağız. Halk için çalışıyoruz, 5’li çeteler, baronlar için değil. Uyuşturucu baronlarının da kökünü kazıyacağım. Bursaspor’un yeniden şaha kalkmasını istiyoruz. Bu konuda üstümüze düşen ne varsa yerine getireceğiz. Ekrem Başkan bitirirken hep şöyle der, ‘Her şey çok güzel olacak.’ Bu ülkeye baharı getireceğim, huzuru getireceğim. Bu ülkede her evde huzur ve bereket olacak. Bu ülkede asla yüzünüzü yere eğdirmeyeceğim. Herkes bu ülkenin caddelerinde özgürce gezecek, onurlu bir şekilde gezecek.”

Temel Karamollaoğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:

“MUTLAKA ADALETİ TESİS EDECEĞİZ”

“6 siyasi parti olarak bir araya geldik, esas hedefimiz bugünkü sistemi değiştirmek. Cumhurbaşkanlığı sistemi, endişe ettiğimiz gibi adeta diktatörlüğe döndü. Bir kişi konuşuyor, müzakere etmek mümkün değil konuyu, karar veriliyor, Meclis dahil herkes onun peşinden gidiyor. Bugün başımıza gelen sıkıntıların temel sebebi burada yatıyor, konuların müzakere edilememesi, meselelerin görüşülmemesi. İlk yapacağımız iş bu sistemi değiştirmek olacak, arkasından da mutlaka adaleti tesis edeceğiz. Adalet olmadan bir ülkede huzur, barış olmaz ama tek başına adalet de yeterli değildir. Mutlaka ülkeyi yönetenler israftan kaçınmalı, yolsuzluğa tevessül etmemeli, yanlış yatırımlarla da milletin parasını çarçur etmemeleri gerekir. Saraylarda oturanlar milletin derdinden anlamaz. Anlarım zanneder ama anlamazlar dünyayı bile görmekten acizler.”

“TÜRKİYE ŞAHA KALKACAK”

“Yazlığı ayrı, kışlığı ayrı mevsimlik saraylarımız var ayrıca. Yuhalamaya gerek yok, biz bu sistemi değiştirelim bakın problemler peşinden nasıl çözülüyor. İsraf, yolsuzluk, yanlış yatırımları bir kenara koyun birdenbire devletin hazinesinde 100 milyarlarca paranın biriktiğini görürsünüz. Bu para millete verilecek, doğru yatırımlara aktarılacak, Türkiye şaha kalkacak. Elbette bunun arkasından da ekonominin mutlaka düzeltilmesi icap eder. Ekonomide hedefimiz güçlü bir şekilde kalkınmak, Türkiye’mizin her ilinde üretken yatırımları desteklemek, insanlarımızın doğduğu yerde karnını doyurabilecek adımları atmak, arkasından da ülkeyi dünyanın en güçlü, zengin ülkesi haline getirmek.”

“SİSTEMİ DEĞİŞTİRECEĞİZ”

“Bugünkü şartlarda bir zam yapıldı işçi sendikalarına yüzde 60; bu sistemi değiştirmedikten sonra 6 ay sonra gene aç kalacak insanlar. Sistem bozuk. Memura da söz veriyor Kılıçdaroğlu’nun ve inşallah 13’üncü Cumhurbaşkanımızın telaffuz ettiği rakamın birkaç yüz lira üstünde. Yetmez, sistem değişmeden rakamların bir manası olmaz. Onun için biz sistemi değiştireceğiz, adil bir düzen kuracağız ve arkasından da bütün vatandaşlarımızın milli gelirden adil bir pay almasını sağlayacağız. O da bugünkü rakamlarla ifade edilirse açlık sınırı, yoksulluk sınırı değil bunların üstünde bir rakamı işçi, memur, esnaf, çiftçi, emekli, engelli hiç fark etmez herkese bu rakamları verebilmek.”

“BU SİSTEM DEĞİŞMEDEN İNSANIMIZIN YÜZÜNÜN GÜLMESİ MÜMKÜN DEĞİL”

“Önce israfı durduracaksınız, önce yanlış politikalardan vazgeçeceksiniz, yolsuzluğu rafa kaldıracaksınız. Bu kendi nefsini aşağılarda görmekle mümkün. Vatandaşı kendi üstünde görürsen bunu yapabilirsin yoksa yapamazsın. Bu sistem değişmeden insanımızın yüzünün gülmesi mümkün değil. Arkasından da bölgemizde uygulayacağımız şahsiyetli bir dış politikayla da bu bölgede bütün ülkelerin müreffeh bir hayat seviyesine ulaşmasını sağlayacağız, kimsenin tahakkümü altına görmeyeceğiz. Politikalarımız kendimiz belirleyeceğiz, bütün komşularımızla dost olacağız ama sınırlarımızı da kimseye değiştirtmeyeceğiz.”

“BAYRAMI DA ELBİRLİĞİ İLE KUTLAYACAĞIZ”

“Fazla bir zaman kalmadı, kısa bir zamanda bu değişikliklerin gerçekleşeceğine inanıyorum. Bunun sağlanabilmesi bizim, sizlerin pazar günü sandıklara gidip mutlaka Millet İttifakı’nı yetkili kılmak, Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı olarak seçmek, Meclis’te de Millet İttifakı’nın çoğunluğunu sağlamakla mümkün. Sizden istediğimiz bu. Çevrenizde etkileyeceğiniz kim varsa onlarla birlikte bu değişikliği yapacak pazartesi günü de bayram olacak. Bayramı da elbirliği ile kutlayacağız.”

Ali Babacan, mitingde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“6 ŞUBAT DEPREMLERİNDE HÜKÜMET FELÇ OLDU”

“3 gün kaldı. Bu heyecan, yaklaşan demokrasi bayramının heyecanı. Ülkemizdeki her hanede son 3 aydır değişmeyen bir gündem var. Bu gündem depremdir; unutmayacağız, unutturmayacağız. Seçim gündemi baskın, biliyorum ama bir yandan da biliyorsunuz Bursa’da da İstanbul’da da Bingöl’de de İzmir’de de her hanede deprem konuşuluyor. İnsanlar, herhangi bir afette bu hükümete güvenmiyor artık. Geçen sene orman yangınlarını yaşadık. Yangın söndürme uçaklarının olmadığı, çalışmadığı ortaya çıktı. Ne zaman ki felaket geliyor, o zaman eksiklik ortaya çıkıyor. 6 Şubat depremlerinde ilk 2-3 gün insanlar enkaz altında can çekişirken; Malatya’da, Adıyaman’da enkaz altında soğuktan donarken hükümet adete felç oldu.”

“ONLARCA İNSANIN HAYATINI TEK KİŞİNİN İKİ DUDAĞI ARASINA SIKIŞTIRIR MISINIZ”

“Deprem riski olan her ilimizde insanlar çözüm arıyor. Apartman toplantıları, bina analizleri, görev paylaşımları yapılıyor. Olası depremlerde evleri yıkılmasın diye vatandaşlarımız gece gündüz hazırlık yapıyor. Bu toplantılarda insanlar, birbirleriyle uzlaşarak oybirliği içerisinde hareket ediyorlar. Herkesi mutlu eden, herkes için en iyi çözümü beraberce, ortak akılla oluşturuyorlar. Herkes kendi hakkından biraz taviz veriyor, ama nihayetinde ortak noktada bir buluşma sağlanıyor. Deprem gündemli bir apartman toplantısında, aranızdan bir kişiyi seçip, ‘Bütün daireler hakkında; satılacak mı, yıkılacak mı, sen karar ver. Bizim hiç söz hakkımız olmasın’ der misiniz? Çoluğunuzun, çocuğunuzun yaşadığı apartmanın akıbetini tek bir kişinin aklına emanet eder misiniz? Onlarca insanın hayatını tek kişinin iki dudağı arasına sıkıştırır mısınız?”

“86 MİLYONUN YAŞAMINI SADECE ERDOĞAN’IN AKLINA EMANET ETMEYİN”

“Nasıl evinizin, hayatınızın kaderini tek bir kişiye bağlamazsanız ülkenin kaderini de asla tek bir kişinin keyfine teslim edemezsiniz. Bu ülkenin kaderini tek kişiye, Erdoğan’a teslim etmeyin. Tek imzayla aklına gelen her şeyi yaptığı son 5 yılda ülkenin ne hale geldiğini gördük. 86 milyonun yaşamını sadece Erdoğan’ın aklına emanet etmeyin. Bir kişinin hatası yüzünden 86 milyonun yoksullaşmasına müsaade etmeyin. Gelin, hep beraber, tek kişilik sistemi değiştirelim. Bu seçim, aslında bir sistem değişikliği seçimi. Karşınızda şu anda Millet İttifakı olarak büyük bir takım var. Biz, buna ‘takım oyunu’ diyoruz. Bir yıldızlar karması, şampiyonlar ligi var. Birleşe birleşe ilk turda kazanacağız.”

“TÜRKİYE, KİMSENİN GELİŞİGÜZEL DENEY YAPACAĞI BİR LABORATUVAR DEĞİL”

“Biz, Millet İttifakı olarak konuşmayı, anlaşmayı, uzlaşmayı, çalışmamızın tam merkezine koyduk. Omuz omuza, ‘akıl akıldan üstündür’ diyerek en geniş istişareyi hedefliyoruz. Türkiye, tek bir kişinin deneme tahtasına dönen, hata üstüne hata yapılan ve bütün o hataların bedelinin tüm millete ödettirildiği bir ülke olsun istemiyoruz artık. Türkiye, kimsenin gelişigüzel deney yapacağı bir laboratuvar değil. Bu ülkenin insanları da kobay değil. 86 milyon, 1’den büyüktür. Türkiye, 1’den büyüktür.”

“ÖZLEDİĞİMİZ BAHARA ULAŞMAMIZ İÇİN KILIÇDAROĞLU’NU 13. CUMHURBAŞKANI YAPACAĞIZ”

3 gün sonra geliyoruz. Ortak akılla, altı partinin gücüyle ülkemizi ayağa kaldıracağız. Fert fert, birey birey zenginleşeceğiz. 3-5 kişinin zenginleştiği değil; toplumun, milletimizin topyekûn zenginleştiği bir Türkiye’nin inşasına hemen başlayacağız. Ama hakla, adaletle, özgürlükle büyüyeceğiz. Hukuk olmadan olmaz. Ne kadar hukuk, o kadar ekonomi. Ne kadar adalet, o kadar ekonomi. Ne kadar demokrasi, o kadar ekonomi. Tüm bunların gerçekleşmesi için, 15 Mayıs sabahına, o özlediğimiz bahara ulaşmamız için adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanı yapacağız. Umut, sevgi kazanacak. Öfke, nefret, korku kaybedecek. İkinci oy pusulasında DEVA, Saadet, Gelecek için, CHP diyerek Millet İttifakı’na Meclis’te çoğunluğu kazandıracağız.”

Ahmet Davutoğlu, mitingde şu konulara değindi:

“DEVLET, BİZİM İÇİN ULU SULTAN OSMAN GAZİ HAN’DAN EMANETTİR”

“14 Mayıs günü seçimi kaybedeceğini gören iktidar; milli, manevi değerlerimizi de istismar ederek bizi tehdit ediyor… Bir cihan devletinin kurulduğu Bursa’dan hitap ediyorum. Bugün iktidarda bulunanlar, bize dönüp şunu diyorlar; ‘Devlet bizim mülkümüz’. Erdoğan, Bahçeli, bize parmak sallıyor. ‘Devlet bizim mülkümüz, devlet tehdit altında’ vesaire. Biz de onlara diyoruz ki devlet, bizim için ulu sultan Osman Gazi Han’dan emanettir. Kimseye çiğnetmeyiz, kimseye böldürmeyiz.”

“BİZ SİZDENİZ, SİZ BİZDENSİNİZ”

“Birisi çıkmış, eski başbakan, gaspla başbakan olan biri, dönüp bize diyor ki ‘14 Mayıs günü yabancı istilacılara bu memleketi terk etmeyeceğiz’. 13. Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu, bu kadar devlet görevinden sonra… Bendeniz, başbakanlık yaptım. Allah aşkına, Bursalılar soruyorum; bizde yabancı bir göz görüyor musunuz? Biz sizdeniz, siz bizdensiniz.”

“BİNALI YILDIRIM’A SORUYORUM BU MEYDANDAN; SENİN YABANCI BANKALARDAKİ HESAPLARIN NE ZAMAN TÜRKİYE’YE GELECEK”

“O Binalı Yıldırım’a soruyorum bu meydandan; senin yabancı bankalardaki hesapların ne zaman Türkiye’ye gelecek? Millilik, her bir kuruşu ülkenin emrine vermekle olur. Diyorlar ki güya teröristler bize destek veriyormuş. Hatta bize ‘terörist’ demeye kalkıyorlar. Bre vicdansız, insafsızlar; siz bizim herhangi bir terör örgütüyle irtibatımızı biliyorsanız çıkarın, hakkımızda soruşturma açın. Ama biz, sizin terör örgütleriyle irtibatınızı biliyoruz. Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ı kim televizyonlara çıkardıysa terörle iş birliği yapan odur. Yabancı bir devlet başkanından ‘aptal olma’ mektubu alanlar gidecek, Türkiye Cumhuriyeti devletinin onurunu yaşatanlar gelecek.”

“KUR KORUMALI MEVDUATLA FAİZCİLERE BİR YILDA 250 MİLYAR AKTARDILAR”

“Dinimizi, diyanetimizi asla kullanmaya kalkmasınlar. Yalan söyleyerek, ‘Diyanet İşleri Başkanlığı kapatılacak’ diyerek iftira atıyorlar. Buradan sesleniyoruz; 13. Cumhurbaşkanı’mız Kemal Kılıçdaroğlu ile din ve vicdan özgürlüğü teminat altına alınacak. Hiç kimse inancından, düşüncesinden dolayı asla mahkum edilemeyecek. Gerçek din ve vicdan özgürlüğünü getirmeye var mısınız? Bir tarafta ayın sonunu getiremeyen işçi, memur; toprağına gübre atamayan çiftçi, kredisini ödeyemeyen esnaf, emekli ızdırap çekecek… Kur Korumalı Mevduat adı altında faizcilere bir yılda 250 milyar Türk lirası aktardılar. Önce lüksü, şatafatı, her türlü israfı kaldıracağız. Sonra yolsuzluklara son vereceğiz. Hazine’yi kendi mülkü gibi kullananlara ‘durun’ diyeceğiz. Türkiye’nin kaynaklarını 3-5 müteahhide peşkeş çekenlere ‘durun’ diyeceğiz.”

“SAYIN BAHÇELİ; HİZMET ETTİĞİN ERDOĞAN’IN YOLSUZ DÜZENİNDEN KORKMAYIZ”

“Her yeri geziyoruz. Size bir müjdem var. 14 Mayıs günü bunlar mutlaka gidecek. Gittiklerini anladıkları için bizi tehdit ediyorlar. Sayın Bahçeli; Bursalı Sinan Ateş’in hesabını ver. Sen vermezsen, Allah şahit olsun, biz o hesabı mutlaka soracağız. Dönmüş bizlere, ateş çemberinden kaç kez geçmiş bizlere mermi gösteriyor Bahçeli. Sayın Bahçeli ne senin öfkenden korkarız ne merminden korkarız ne de hizmet ettiğin Erdoğan’ın yolsuz düzeninden korkarız. Değiştireceğiz, değiştireceğiz, değiştireceğiz.”

(ANKA)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.