AA Genel Müdürü Karagöz: Hepsine dava açacağız

AA Genel Müdür Serdar Karagöz seçimlerde AA’ya yöneltilen eleştirilerle ilgili açıklama yaptı. Karagöz, kendileri hakkında suçlamalarda bulunanlarla ilgili dava açacaklarını belirtti.

AA Genel Müdürü Serdar Karagöz seçim sonuçlarının açıklanmasıyla ilgili gelen eleştirilere ilişkin açıklama yaptı.

Serdar Karagöz, “Bu seçimlerden alnımız ak başımız dik çıktık.” dedi.

Karagöz, “Kim AA’ya o akşam ‘yalancı, manipülasyon yapıyor, dezenformasyon yapıyor’ demişse dava açacağız. Arkadaşlarımız zarar görmüşse onlar da kişisel davalarını açacak.” İfadelerini kullandı.

Karagöz’ün açıklamaları şöyle:

“Burası AA Seçim Takip Merkezi. Burada Anadolu Ajansı’nın 2 bin 500 çalışanı, ben dahil şoförlerimiz dahil serbest habercilerimiz dahil yarı çalışanlarımız dahil, sahada seçim sonuç tutanaklarının görsellerini topladılar. Bakın burası çok önemli. Islak imzalı seçim sonuç tutanaklarını topladılar. Ne oldu o görseller, buraya geldi. Burada dün akşam yaklaşık 300 arkadaşımız sabaha kadar görev yaptılar. Yaptıkları şey şuydu; o seçim sonuç tutanaklarının görsellerini dijitalize etmek. Nasıl dijitalize ediyoruz? Amazon OCR sistemi var. Yani Optik Tanıyıcı Sistem. Görseldeki verileri alıyor dijitalize ediyor. Bunu büyük oranda doğru yapıyor. Arkadaşlarımız bunun kontrolünü yapmak üzere tek tek verilerin dijitalize edilme süreçlerini takip ettiler. Sonra ne yapıyoruz, dijitalize edilmiş verileri abonelerimize veriyoruz. Müşterilerimize veriyoruz. Biz bir servis sağlayıcıyız.“

“AA ABONELERİ ADINA SEÇİM SONUÇLARINI TAKİP EDER”

“Kamuoyunda şöyle bir algı var, sanki seçim sonuçlarını AA açıklıyormuş gibi; hayır. AA sizin gibi aboneleri adına seçim sonuçlarını takip eder, seçim sonuçlarını Yüksek Seçim Kurulu açıklar. Fakat ne yazık ki Türkiye’de bu algıyı oturtamadık.

Sizin adınıza size doğru veriyi vermek için 2500 saha personelimizle bu seçim tutanaklarının görsellerini topladık. Sonra onları merkeze ilettik. “

Karagöz, “Sayın Erdoğan’ı 60’larla, Kılıçdaroğlu’nu 40’larda başlattığınıza dair iddialara ne dersiniz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Hiç hayatında seçim yaşamamış biri böyle iddialarda bulunabilir ama bir siyasi parti üyesi bilir ki Türkiye’de seçimde sandık açılır, oylar sayılır ıslak imzalar ile tutanak tutulur ve kapıyı asılır. Siyasetle ilgilenen kendisine gazeteci diyen herkes bilir ki bu iş Anadolu’da daha hızlıdır, İstanbul’daki metropollerde daha yavaştır. Metropollerde sandık başlarında itiraz eden daha fazladır, seçmen sayısı daha fazladır.

Bizim arkadaşımız gidip onun görselini çekip bize geçiyor. Tutanaklar arasında ayrım yapmıyoruz. Ayrım yapacak bir yazılımımız, programımız yok. Hangi tutanak biterse sistemimize öyle giriyor. İlk veriler geldiğinde ben bu verileri görüyorum; fakat abonelerimize vermiyoruz. Çünkü elimizde anlamlı veri oluşmuyor. Yüzde 80’le yüzde 75’le Recep Tayyip Erdoğan önümüze geliyor ilçelerden, yüzde 2 iken yüzde 3 iken vermedik.”

“BUNUN KARARINI MİLLETİMİZ VERSİN”

“Benim sorumlu olduğum sandık Çankaya’daydı. Çankaya’da tutanak kapıya asıldı. Erzurum’da 18.45’te bitiyor, Çankaya’da 20.30’da bitiyor. AA’nın aşçısı arkadaşımıza tesadüfen Arjantin İlkokulu geldi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun sandığı geldi. 21.40’da bitti o sandık. O sandıktan Kemal Bey, benim oy kullandığım sandıktan Kemal Bey çıktı. İlk önce kullanılan oylarda Recep Tayyip Erdoğan çok önde açıldı. Yüzde 58 gibi iken YSK seçim yasağını kaldırdı. İşimizi düzgün, kusursuz yaptık. Sahada 2 bin 500 kişi. 300 kişi buradaydı. Hepsiyle gurur duyuyorum. Bu seçimlerde ‘itibarı sıfırın altındadır’ diyor. Buradan milletimize sesleniyorum. Ekranlara çıkıp 103 yıllık Mustafa Kemal Atatürk’ten bize gelen bu kurumun ‘itibarı sıfır’ diyen siyasetçi d urumu bir kez daha gözden geçersin. AA’nın mı itibarı sıfırın altında yoksa o siyasetçilerin mi? Bunun kararını milletimiz versin.”

“BU BENİM İLK YAPTIĞIM SEÇİM”

“Bu benim ilk yaptığım seçim. Biz bu seçimde nasıl bir strateji izleyeceğimizi medyaya anlattık. Herkes biliyordu. Sözcü Gazetesi muhalif gazete olarak kabul edilen gazete. Saygı Öztürk Bey geldi, sistemimizi dinledi. ‘Vermiş olduğumuz hizmetten eğer memnun kalmazsa müşterilerimiz, biz veriyi durdurursak, manipülasyon, dezenformasyon yaparsak, veriyi elle girip kafamıza göre girip yazarsak dava açabilirsiniz’ dedim. O da köşesinde yazmıştı bunu. Bugün tek tek medyadaki müşterilerimizi aradım. Bazı müşterilerimize teşekkür ediyorum, verdiğimiz hizmetten dolayı bize teşekkür ettiler. Ben bu teşekkürü 2 bin 500 basın emekçisi için kabul ettik. Biz seçimlere ilişkin ilk toplantıyı 2022 Şubat ayında yapmışız. Bu hemen duyulmuş, erken seçim mi geliyor diye. Hayır. Bu ülkede işini iyi yapanlar var. 15 ay önce bu sistemi kurduk. Bütün provalarını yaptık. Her şey santim santim hesaplandı. İşimizi iyi yapıyoruz. Bu seçimlerden alnımız ak, başımız dik çıktık. Mahcup olmadık ama mahcup ettik.”

“BUNLARA DAVA AÇACAĞIZ”

“Arkamda bir veri var. AA’ya yönelik sosyal medyada yapılan saldırıların verisi. Bir siyasi çıkmış ‘AA yalancılık yapıyor, AA manipülasyon, dezenformasyon yapıyor’ demiş. Bundan sonra bizim arkadaşlarımız hala sahada o görselleri toplamaya çalışıyorlar. Çankaya’da, Bakırköy’de, Beşiktaş’ta. Bir siyasinin AA’yı hedef alan yaklaşımından sonra bizim orada sandık sonuç fotoğraflarını çekmek ve merkeze iletmek isteyen arkadaşlarımıza saldırılar oldu. Bir arkadaşımız okulun dışına polis nezaretinde çıktı. Tehdit ettiler, polis çağırdık, güvenli şekilde çıkışını sağladık. Bunlar AA’nın vazifesini engellemeye yönelik, bu milleti kışkırtmaktır. Dava açacağız. Kim AA’ya o akşam ‘yalancı, manipülasyon yapıyor, dezenformasyon yapıyor’ demişse dava açacağız. Arkadaşlarımız zarar görmüşse onlar da kişisel davalarını açacak. AA 103 yıllık kurumdur. Kurtuluş Savaşı döneminde Mustafa Kemal Atatürk tarafından karar alınmıştır. AA görevlilerinin görev yapmasını engellemek vatana ihanet demektir demiş, Mustafa Kemal Atatürk.”

“SAYIN İBB BAŞKANI KURUMUMUZU HEDEF ALDI”

“Ben artık bu tartışmanın geride kaldığını düşünüyorum. AA’nın işini doğru, düzgün, prestijli yaptığını kamuoyu gördü. Bazı siyasiler kendini desteklerini mobilize etmek için bazı yaklaşımlar sergilemiş olabilirler. Siyasi partilere YSK’dan sonuçlar gidiyor. YSK’da siyasi partilere giden sonuçlara göz atalım. Yüzde 42’si açılmış. Recep Tayyip Erdoğan’ın oyu yüzde 52, Kemal Kılıçdaroğlu’nun oyu yüzde 42. Kim söylüyor bunu? Bizzat YSK söylüyor. Bir siyasi diyor ya ‘şu an önümde ekran var, her şeyi görebiliyorum’. Bir şey gösterebildi mi bize. Öyle bir bilgi yok. AA’ya saldıranlar manipülatif bilgi verdi, dezenformasyon yaptı. Sayın İBB Başkanı yaptığı açıklamada kurumumuzu açıkça hedef aldı. Kamuoyu karar versin.”

“HERKES BİZİM MÜŞTERİMİZ”

“Herkes bizim müşterimiz. Muhalif medya da, muhalif olmayan medya da, tarafsız medya da bizim müşterimiz. Bugün 15 Mayıs itibariyle AA’nın itibarı mı sıfırın altında, yoksa ‘AA’nın itibarı sıfır altında’ diyen mi? Bazı arkadaşlarımız cahiller, gazetecilik yapıyorlar, konuyu bilmiyorlar. Memlekette kalitesizlik cezalandırılan bir şey değil. Seçim nasıl yapılır, sandık tutanağı nedir, ıslak imza nedir, bunları bilmiyorlar. Bildikleri bir şey var AA manipülasyon yapar, başka hiçbir ezberleri yok. Bu cahil medya mahallesi mensuplarına söyleyeceğimiz bir şey yok. Cahil bir gazeteciye dava açmam. Ama onlara bu işi öğrenmelerini tavsiye ederim. Aralarında cahil olmayanlar var. Gazetecilik elbisesini üzerlerine giyip dezenformasyon, manipülasyon yapanlar var, işte onlara dava açacağız. Onlar gerçekleri bile bile manipülasyon yapıyorlar. Bunlardan herhangi bir hakaret gelmişse kendilerine tazminat davası açacağız.”

(AA)