Tolga Kornoşor: Herkes yapmış olduğu işin hesabını verecek!

Tolga Kornoşor: Herkes yapmış olduğu işin hesabını verecek!
28.11.2019
A+
A-
  • Hayriye TURGUT/SONHABER16.COM

Çoban Ateşi Hareketi’ni Atatürk ilke ve inkılaplarını benimsemiş, Atatürk’ün izinden giden bir hareket olarak tanımlayan Bursa İl Başkanı Tolga Kornoşor, “Biz devr-i sabık yaratacağız. Yani herkes yapmış olduğu işin hesabını verecek” dedi.

Yaklaşık 1.5 yıl önce Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde taban çalışması yaparak, teşkilatlanma hazırlıklarını

Çoban Ateşi Hareketi Bursa İl Başkanı Tolga Kornoşor

sürdüren Çoban Ateşi Hareketi, aralarında Bursa’nın da bulunduğu bir çok ilde çalışmalarını bitirdi. Genel Başkanlığı’nı bir dönem DYP ve ANAP’ta siyaset yapan Rifat Serdaroğlu’nun yaptığı Çoban Ateşi Hareketi, yeni bir merkez sağ parti olma konusunda iddialı. Çoban Ateşi Hareketi Bursa İl Başkanı Tolga Kornoşor, SONHABER16.COM’un sorularını yanıtladı. Yeni yıl ile birlikte siyasi parti başvurularını yapacaklarını açıklayan Kornoşor, ülke gündemini de değerlendirdi.

Çoban Ateşi Hareketi’nin çıkış noktası nedir?

Çoban Ateşi Hareketi’nin çıkış noktası, Atatürk’ün 19 Mayıs Samsun’a çıkış duygularıyla bire bir aynıdır. Kendimizi o zaman kurulmuş olan Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri gibi görüyoruz. Redd-i İlhak Cemiyetleri gibi görüyoruz. Şu an ülkenin gelmiş olduğu noktada ülke işgal altındadır. Dolayısıyla topyekun bununla mücadele etmemiz gerekiyor. Biz, Çoban Ateşi Hareketi olarak halkı bilgilendirme, uyandırma ve örgütlemeyi hedef alıyoruz kendimize. Kendi kendime ‘Bu ülke nasıl kurtulacak. Bir şeyler yapmamız lazım’ diye düşünüyordum. Ve bu ülkenin kuruluş değerlerine dönmesi gerektiği oldu. Bu işin kurtuluşu, ülkenin kuruluş değerlerine dönmesi. Dolayısıyla Çoban Ateşi Hareket, Sayın Rifat Serdaroğlu ile yolumun kesişmesiyle ‘aradığım yol’ dediğim için bu hareketin içinde yer aldım.

ÜLKE ÇOK BÜYÜK BİR GELECEK RİSKİ ALTINDADIR

Çoban Ateşi Hareketi, Anayasa’nın ilk 6 maddesini önemseyen merkez sağ söylemiyle biliniyor. Kuruluş değerlerinin bugün de kurtuluş yolu olduğunu her fırsatta vurgulayan hareket temsilcileri, demokrasi vurgusu yapıyor. Eksen kayması mı var ülkede?

Ülkede eksen kaymasından fazlası var. Yaşanan normal bir şey yok ki. AK Parti iktidarının en başından en sonuna kadar. Martta teskere sözleşmesi olmuştu. AK Parti ilk iktidara geldiğinde, işi Amerikalılarla koyun pazarlığına çevirdiler. Ve Büyük Millet Meclisi’nin sağduyulu hareketi ile Amerikan askerleri, bizim ülkemize girmedi. Bu, parlamenter sistemin ne kadar önemli olduğunu herkese anlatıyor ve gösteriyor. Ama bugün bakıyorsunuz, bir şekilde oylamalar; elifi elifine rakamlarla ülke cumhurbaşkanlı hükümet sistemine döndü. Ve tek kişinin doğru- yanlış verdiği kararların bedelini 82 milyon ödüyor. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra cumhurbaşkanı olacak ve aklıselim olmayan bir insanın verebileceği kararların ülkeyi hangi noktaya taşıyabileceğini hayal edebiliyor musunuz?

Dolayısıyla ülkede büyük bir eksen kayması var. Ülke çok büyük bir gelecek riski altındadır. Çok daha iddialı bir şey söyleyeyim. Neslimiz tehlike altındadır. Bu kadar başıboşluk, bozukluk olur mu bir ülkede. Gıda terörü yaşıyoruz, neslimiz hakikaten tehlikede. GDO’lu ürünler, merdiven altı imalathaneler, kontrolsüz üretim. Eksen kayması değil de ne bu? Nasıl izah edersiniz. Ben yaptım oldu ile ülke yönetilir mi? AK Parti’den birisi çıkıp ‘Havaalanını yanlış yere yapmışız. Şehir hastanelerini bundan sonra devlet kendisi yapacak’ diyor. Seçim döneminde Muharrem İnce bir şey söyledi. Özal’ın yaptığı, Demirel’in yaptığı köprüden niye 6 TL’ye geçiyoruz da, senin yaptığın köprüden 250 TL’ye geçiyoruz. Ülkede hesap verilebilirlik ortadan kalktı. Biz ülkenin tekrar adalet ve demokrasiye kavuşması heyecanıyla yola çıktık. Bugün ülkede yarım inşaatları, halkın kullanımına açıyorlar. Otoyol yaptık diyorlar, bitmemiş inşaatları halkın kullanımına açıyorlar. İşte, Bursa’da Timsah Arena. Niye uluslararası maç yapılmıyor Timsah Arena’da? Çünkü sen bitmemiş bir inşaatı UEFA’ya yutturamazsın. Ama kendi halkına bitmemiş bir inşaatta maç izlettirmeyi kabul ettirebiliyorsun ve halk da buna hiçbir tepki göstermiyor. Bugün Atatürk’ün ismini her yerde silmek için elinden gelen gayreti göstermiştir hükümet. Atatürk Stadı’nın ne zararı vardı. Denildi ki, tarihi tribünler kalacak, şimdi o gitti yerine millet bahçesi yapılıyor. Kim veriyor bu kararları? Bu hakkı kim nerden kendinde buluyor?

TEPKİSİZ BİR ÜLKE OLDUK

Bugün intiharlar, kadın cinayetleri, çocuk istismarları had safhada. Biz ne zaman bu kadar tepkisiz bir ülke olduk. Vakıflarda çocuklara taciz oluyor. AK Parti’nin bakanı çıkıp, ‘Bir kereden bir şey olmaz’ diyor. Ahlak kalmamış ülkede. Bizim kutsal dinimize en büyük zararı bu hükümet, AK Parti yönetimleri vermiştir. Ama bu neden; çünkü adaleti işletmiyorsunuz. O vakıfta yapılan, kuran kurslarında yapılan taciz ve istismarları gerektiği gibi yargılayıp, cezaya tabi tutsaydınız. Herkes ayağını denk alacaktı. Bu başıbozukluk, bu adam kayırmacılıkta isteyen istediğini yapıyor. Böyle kepazelik olmaz. Bu kadar çok cami yapıyorsunuz, bu kadar çok imam- hatip açtığınız ülkenin ahlaki değerlerini siz sağlayamadıktan sonra dünyanın en büyük camisi sizde olsa ne olur? Dünyanın en büyük ilahiyat fakültesi sizde olsa ne olur? Çoban Ateşi Hareketi, bunları sistematik olarak yeniden düzenleyecektir. İnananların, Allah’la kul arasına hiçbir cemaatin, hiçbir organize suç örgütünün girmesine müsaade edilmeyecektir.

ATATÜRK’ÜN İZİNDEN GİDEN BİR HAREKET

Çoban Ateşi Hareketi’nin yapısında kimler var?

Çoban Ateşi Hareketi’nin kurucu başkanı Sağlık eski Bakanı Rifat Serdaroğlu, Devlet eski bakanlarından Mehmet Dülger, İçişleri eski Bakanı Mehmet Gazioğlu, Bursa’dan herkesin tanıdığı Ahmet Celal Gülbey, Anavatan Partisi’nden Salih Uzun gibi isimler yer alıyor.  Çoban Ateşi Hareketi, bugün ortaya çıkmış hareket değildir. Bu hareketin fikri altyapısı 5 yıldan buyana, birikimle artık oturmuştur. Son bir bucuk yıldır da Türkiye genelinde yapılan toplantılarla halka Çoban Ateşi Hareketi’nin neyi hedeflediği anlatılmakta. Bu hareket Atatürk ilke ve inkılaplarını benimsemiş, Atatürk’ün izinden giden bir harekettir. Herkes soruyor Çoban Ateşi’nin lideri kimdir diye. Niye soruyorlar biliyor musunuz? Herkes bir kurtarıcı bekliyor ama kimse kendisinin kurtarıcı olacağına inanmıyor. Halkı buna inandırdılar çünkü. Herkes bir Atatürk gelsin, bizi kurtarsın diye bekliyor. Siz kendinizi, ben kendimi kurtardığım gün, ülke zaten kurtulacak. Biz kollektif çalışmayı öğrenmemiz lazım halk olarak. Türkiye’nin en büyük sorunu sivil toplum örgütlerinin çalışmamasıdır. Çünkü herkes bastırıldı, sindirildi. Sendikalar görevlerini yapmıyor, örgütlü kuruluşlar, meslek odaları vazifesini yapamıyor. Dolayısıyla alan kanunsuzlara açık hale geliyor. Türkiye bir FETÖ terör örgütünü yaşadı. Uçurumun kenarından döndük. Kim hesap verdi bununla ilgili. Bank Asya’ya para yatıran gariban memurları cezaevlerine koydunuz, hastaneler yapmış, ülkenin rantını yemiş siyasilerin çocuklarını bir bir saldınız. Salmaya da devam ediyorsunuz. FETÖ borsası oluştu diye AK Parti’nin kendi bakanları ve milletvekilleri söylüyor. Kim verecek bunun hesabını?

HERKES YAPMIŞ OLDUĞU İŞİN HESABINI VERECEK

Siyasi hesap verelebilirlilik yok mu ülkede?

Siyasi hesap verebilirlilik yok. Yakın gelecekte de olacak gibi durmuyor. Bizim Çoban Ateşi Hareketi olarak, çok önemli bir iddiamız var. Biz devr-i sabık yaratacağız. Yani herkes yapmış olduğu işin hesabını verecek. Hesabını veremeyenin yedi sülalesinin malına el konulacak. Ben yaptım oldu- bitti ile kimse kendini bu işlerden sıyıramayacak. Yapılmış olan ihalelerin hepsi bir bir masaya yatırılacak. Bunu Türk adaleti soracak. Adaletin önüne bu dosyalar mutlaka bizim dönemimizde gelecek.

KURULUŞ DİLEKÇESİ YILBAŞINDAN HEMEN SONRA

Yapılaşmayla ilgili bir değerlendirme yapar mısınız? Partiniz ne zaman resmiyet kazanacak?

Bursa teşkilatı yaklaşık 2019 Haziran’dan beri düzenli olarak toplantılar düzenliyor. Bursa’nın Çoban Ateşi Hareketi’nde çok kıymetli bir yeri var. Bunun sebebi Bursa’nın kıymetli bir şehir olmasıdır. Bursa, Türkiye’nin en çok ihracat yapan ikinci şehridir. Türkiye’nin kavşak noktasında olan bir şehir. Celal Bayar gibi 3. cumhurbaşkanının memleketi, siyaset olarak da her zaman etkili olmuş bir şehirdir. Biz de bunu Çoban Ateşi Hareketi bayrağı adı altında devam ettireceğiz. Çoban Ateşi Hareketi, bugün 60 üzerinde ilde teşkilatlanmıştır. Parti kuruluş dilekçemizi yılbaşından hemen sonra İçişleri Bakanlığı’na vermeyi hedefliyoruz.

HALKIN İÇİNDEN GELİYORUZ

Bursa’daki yapıda kimler var?

Eğer öyle bir flaş, medyaya mal olmuş bir isim soruyorsanız. Bilindik hiç kimse yok. Halkın kendisiyiz biz. Halkın içinden geliyoruz. Aramızda profesörlerimizde var, ilkokul mezunu arkadaşımız da var. Kadınlarımıza ve gençlerimize çok önem veriyoruz. Hareketimizde saymanımız ve sekreterimiz iki çok değerli hanımefendi. Çoban Ateşi Hareketi, tam bir halk hareketidir. Biz tabandan tavana siyaset yapmayı hedefliyoruz. Üye bazlı seçimler. İlçe başkanları, il başkanları, genel başkan dahil üyelerin oylarıyla belirlenecektir. Bunun en büyük sebebi delege sisteminden manipülasyona açık olmasıdır. Bugün en büyük partiler bile bin, bin 500 delege ile genel başkanlarını seçmektedir. Bu manipülasyona açık sayılardır. Bizim hedefimiz 40 – 50 binlik üyeliklerle genel başkan seçimleri yapmaktır. Bu koltukların emanetçisi olduğumuzun çok farkındayız. Yaklaşık 25 kişiden oluşacak ‘AK Saçlılar’ ekibimiz olacak bizim. Bu kurucu heyet, partinin sigortası gibi. Genel başkanın ya da parti yöneticilerin partinin kuruluş ilkelerinden sapması noktasında partiyi olağanüstü genel kurula davet etme yetkisine sahiptir AK Saçlılar heyeti. Bunu cemaat yapılanması gibi, organize örgütlerin parti yönetimini ele geçirmesinin önüne geçmek için özellikle dizayn edildi.

BAŞKASININ NE YAPTIĞI BİZİ İLGİLENDİRMEZ!

Siyasette partileşme konusunda farklı çalışmalar var. Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan gibi. Siz nasıl bakıyorsunuz bu oluşumlara?

Biz, kendi işimizle ilgileniyoruz. Başkasının ne yaptığı bizi ilgilendirmez. Halk herkesi hak ettiği noktaya koyacaktır. Şahsi düşüncemi soruyorsanız eğer; bahsettiğiniz iki isim de parti kuramazlar. Kurmaları bir takım güçler tarafından engellenir. İki isim ile ilgili Sayın Rifat Serdaroğlu’nun çok net yazıları vardır. Biri İngiltere kraliçesinin tefecisi olarak geçer, diğeri de ‘Serok Ahmet’ olarak geçer. AK Parti yönetiminde, Davutoğlu’nun ülkeye vermiş olduğu zarar, herkes tarafından bilinmektedir. FETÖ şaibeleri gölgesi altında, bahsettiğiniz iki isim de daha kendini aklayamamıştır halk nezdinde.

PARLAMENTER SİSTEMİ BENİMSİYORUZ

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz net olarak parlamenter sistemi benimsiyoruz. Parlamenter sistem bu ülkenin geleceğidir. Geçmişte yaşadığımız süreçte, parlamenter istemin eksiklikleri elbette olmuştur. Ama bir sistemin eksikleri olması başka, o sistemin çöpe atılması bambaşka. Bugün Türkiye yalnızca Ortadoğu’da değil, dünyada önemli bir ülkedir. Ve Türkiye’nin kaderi bir kişinin iki dudağı arasında bırakılamaz. Bu ülkeyi kuran insanlar, acı savaş tecrübeleri, acı toprak kayıpları yaşayarak, çok acı tecrübelerle parlamenter sistemi benimsediyseler demek ki bir bildikleri var.

BİZ İNSANLARIN DERTLERİNE ÇARE OLACAĞIZ

Sistemin getirdiği ittifaklar söz konusu. Siz böyle bir yapının içinde olacak mısınız?

Çoban Ateşi Hareketi, doğuşlarından önemli bir sebeplerinden birisi de ülkede doğru ve düzgün muhalefetin olmamasıdır. Siz, CHP’nin ‘iktidara oynuyoruz’ söylemini duydunuz mu? Siz İYİ Parti’nin bu mesajı halka verebildiğini düşünüyor musunuz?  Ülkede siyaset, AK Parti tarafından dizayn edilmiştir. İki kutuplu siyaset, AK Parti’nin arzuladığı bir siyasettir. Koalisyonlar başka, siyasetin bu şekilde dizayn edilmesi başka bir şeydir. Çoban Ateşi Hareketi olarak tek başına iktidarı hedefliyoruz. Bütün çalışmalarımız da bu yönde. İleriye yönelik çok net konuşmak istemiyoruz. Ama amacımız tek başına iktidar. Halkın karşısına projelerimizle, hedeflerimizle, ideallerimizle çıktığımızda halk bize bu teveccühü gösterecektir. Halkın en büyük sorusu şu, ‘Tamam buna oy vermeyelim de kime oy verelim?’ Biz Çoban Ateşi Hareketi olarak, halka ‘bize oy vereceksiniz’ diyoruz. Biz halkın kendisi olduğumuz için, bunu da başaracağımıza inancım sonsuz. Bugün çiftçinin, emeklinin, memurun, işçinin, askerin geldiği durum ortada. Biz insanların dertlerine çare olacağız. Çare oldukça, insanların bize olan güveni artacaktır. Hiçbir zaman umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Türk halkı en zor şartlarda bile kendi içinde liderler çıkarmıştır. Bizim hareketimizin içinde de bu halkı selamete çıkartacak liderler mutlaka çıkacaktır. Tek bir şeye ihtiyacımız var; çalışkan olmak.

YORUMLAR

  1. İlhan Çelenk dedi ki:

    Çoban Ateşi Hareketi, merkez sağ söylemini reddeder. Hareket, Demokratik Merkezde olacak, sağ-sol söylemlerini içermeyecek bir parti olacaktır.

  2. Vatandaş dedi ki:

    He he hee dün ne yaotılarda bugün yaoacaklar. ATATÜRK ve inkilapların gölgesinde bir komedi sadece.