Satın almak için yarışıyoruz

Satın almak için yarışıyoruz
13.02.2019
A+
A-

Hızla ve aceleyle her şeyi acımasızca tüketiyoruz.

Ünlü Fransız Sosyolog Jean Baudrillard’ın, “Tüketim Toplumu” ile “ Simülasyon ve Simülakrlar” anlatımlarında yazılanlar için açık bir laboratuvar olmaya adayız.

Hem bir tüketim toplumu, hem de bir simülasyon dünyasında yaşar olduk.

Bir taraftan somut bütün değerlerimizi tüketirken, diğer taraftan soyut değerlerimizi de tüketiyoruz.

Tam bir simülasyon hastalığına yakalandık.

Ve hepimiz birer simülakr olduk.

Neye inanmak ve inandırmak istiyorsak onu “hayalen kuruyoruz”; o hayale inanıyoruz ve başkalarına da bu hayali satıyoruz.

Satın almak için yarışıyoruz.

Beleş, rahat olduğu için sahte de olsa, güvenli bir yol olarak algılıyoruz.

Bunu bize yapanlar/yaptıranlar ise daha önce bu aşamadan geçmiş her kesimden anlı şanlı insanlar.

Gerçek olması olanaksız olan hayalleri, bize satarken hem para, hem itibar kazanıyorlar.

Medya üzerinden, yüzlerce biçim ve usul ile bunu yapıyorlar.

Simülasyonları bize “büyükgerçeklik” olarak sunuyorlar.

Tarih, sağlık, tarım, ekonomi, psikoloji, sosyoloji, teoloji, siyaset ve siyasa satıyorlar.

“Akletme sanatını”, birey ve özne olmanın bilincini, özgürce düşünme ve sorgulama yeteneğini edinmememiz için bizi tam bir “algı bombardımanına” tabi tutuyorlar.

İnanıyor, satın alıyor, hızla ve güçlü bir şekilde her şeyi tüketiyoruz.

Kavramları tüketiyoruz; demokrasi, cumhuriyet, halk, millet, terör, tefeci, halci, çiftçi.

Değerleri tüketiyoruz; erdem, ahlak, dürüstlük, doğruluk, kamu malı, görev, haksız el atma.

Kültürümüzü tüketiyoruz; gelenek, görenek, sanat-sanatçı, halk ozanı, tiyatro, sinema, müze, arkeoloji, kültür mirası.

Yönetim düzenimizi tüketiyoruz; birlik beraberlik, yurttaşlık, vatanseverlik, meclis, bürokrasi, teknokrasi ne varsa kemirmekten imtina etmiyoruz.

Doğamızı, ekosistemimizi, toprağımızı, havamızı, suyumuzu tüketiyoruz; yüksünmeden betona, taşa, kuma, asfalta, otele, hotele hibe ediyoruz.

*** ***

Ve tarımımızı tüketiyoruz; otuz bine yaklaşan perakende zincir marketin, uluslararası şeker, gübre, ilaç, tohum, gıda zincirlerinin simülasyonlarını bertaraf etmek varken, çiftçimizi, esnafımızı, gıdamızı tüketiyoruz.

Daha önemlisi,

Birbirimize kızarak,

Bağırarak,

Öfke ile kendimizi tüketiyoruz.

Sonuçta;

Tükeniyoruz.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.