Neden yazıyorsun?

Neden yazıyorsun?
21.10.2020
A+
A-

“Neden yazıyorsun ?” diye sordu bir arkadaşım.

Hazreti İbrahim’in ateşine su taşıyan karıncayı hatırlattım.

“Biliyorum taşıdığım bu bir damla suyun o ateşi söndürmeyeceğini ama yarın sorulduğunda kimin tarafında olduğum bilinsin isterim.” diyen karıncayı…

Ben de biliyorum, topu topu birkaç bin kişiye ulaşabilen, bir çok kimsenin yazabileceği bu yazıların, memleketteki yangını söndüremeyeceğini.

Ama yarın öbürgün sorulduğunda Nemrut’tan yana olmadığım bilinsin isterim.

***

Biliyorum; iktidara muhalif yazılar yazmak tehlikeli bir iş.

Bir hırsız olsanız ya da bir çocuk tacizcisi veya madeninde gerekli önlemleri almadığı için yüzlerce işçinin canına kastetmiş bir iş adamı olsanız, bu gün değilse de yarın devletin şefkatli eli mutlaka tutar elinizden.

Ama bir şeyler yazıyorsanız, sesiniz muhalif çıkıyor ise hiç şansınız yok demektir.

Olmayan suçtan tutuklanabilir, iddianamesi yazılmamış iddialar için yıllarınızı bir hücrede geçirebilirsiniz.

***

Ama okuduğunuz üzere yazıyorum…

Yazabildiğim için değil.

Yazdıklarımı önemsediğim için değil.

Yarın sorulduğunda, ‘yapabildiğim şeyi yaptım’ diyebilmek için yazıyorum.

***

Bilge(!) lider; “Hali vakti yerinde her vatan evladı, kendisine en yakın ekmek fırınına gitmeli, eğer 2 ekmek alacaksa 3 ekmek parası ödemeli. Komşusu açken tok yatan bizden değildir” demiş.

Ülke olarak sıç..k demenin bilgece ifadesi bu olsa gerek…

***

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi açılış töreninde;

“18 yılda her alanda tarihi hizmetlere imza attığımızı ama eğitimde, kültürde arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum. Genç bir nüfusa sahibiz ama medeniyet tasavvurumuzu hayata geçiremiyoruz. Medyamız en modern altyapıya sahip ama bizim sesimizi, nefesimizi yansıtmıyor. Fikri iktidarımızı hala tesis edemediğimiz kanaatindeyim.” demiş.

Neden acaba?

18 yılda 18 sefer değiştirdiğiniz eğitim politikası nedeniyle olabilir mi sizce?

Belki de tazminat ödemeye mahkum olduğunuz, sanata karşı ucube bakış açınızdandır bu geri kalmışlık.

Ne dersiniz?

Ya da sanatın içine tüküren belediye başkanlarınız nedeniyle.

Belki de Yüksek Öğretim Kurulu üyeliğine atadığınız, “Okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor” diyen zihniyettir bunlara sebep.

Veya İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörlüğüne atadığınız televizyon showmeni nedeniyledir bu geri kalmışlık…

Halen ikna olmadı iseniz çıtayı bir basamak daha yükseltelim.

Diploması tartışma konusu, kitap değil kitap özeti okuduğunu söyleyen bir liderin yönettiği ülkeden daha fazlasını beklemek hayalperestlik olmaz mı sizce?

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.