Bir kalkınma modeli olarak BESAŞ, tarıma destek ve ipekçilik…

Türkiye’de tanzim satış konusunda ilk uygulamaları belediyeler ve ET -BALIK Kurumu başlatmıştır. İzmir belediyesi tarafından kurulan TANSAŞ, Ege bölgemizde yüzlerce market kurmuştur.

Seksen öncesi Eskişehir Belediye Başkanı Selami Vardar, Eskişehir’de bir ekmek fabrikası kurmuştu. Kurduğu ekmek fabrikası diğer şehirlere örnek olmuştu. İstanbul Halk Ekmek o günlerde kurulmuştu.

Bursa’nın CHP’li belediye başkanı Mustafa Eroğlu, 1979 yılında Bursa’da bir ekmek fabrikasının temelini attı. 1982 yılında faaliyete geçen BESAŞ Halk Ekmek Fabrikası, bugün kentin ekmek ihtiyacının %20’sini karşılamaktadır. BESAŞ; Bursa halkına kaliteli, sağlıklı, hijyenik ve ekonomik ekmek ve ekmek çeşitleri, unlu mamuller, süt ve süt ürünleri üreterek, piyasada denge unsuru olmaktır.

BESAŞ tesislerinde; 24 çeşit ekmek üretilmektedir. Ekmekler, Türk Gıda Kodeksine uygun, ambalajlı olarak satışa sunulmaktadır.

BESAŞ zaman içinde kendini geliştirmiş ve ekmeğin yanı sıra süt ve süt ürünleri üretimine ve satışına başlamıştır. BESAŞ önderliğinde kurulan BESAŞ SÜT ve SÜT ÜTÜNLERİ TESİSİ, Bursa’nın Keles, Orhaneli, Büyükorhan ve Harmancık yöresindeki hayvancılığı kalkındırmak ve bölgeye iş imkanı sağlayarak bölgenin refahına katkıda bulunmak amacı ile faaliyet gösteriyor.

Ayrıca gıda konusunda BESAŞ UNLU MAMULLER ARAŞTIRMA ve ÜRETİM MERKEZİ 2014 yılında faaliyete geçti.

Bursa ili içinde BESAŞ’ın şu an için 450 adet satış noktasında hizmet veriliyor.

BESAŞ’ın kırsal kesime verdiği desteğin neticesini gören Büyükşehir Belediyesi, 2014 yılında TARIM AŞ’yi kurdu. Şirketin temel amacı kırsal kalkınmanın geliştirilmesi amacıyla Bursa üreticisinin yetiştirmiş olduğu ürünleri en iyi şekilde işleyerek iç ve dış pazarlarda tanıtımını ve satışını yapmak ve Bursa tarımının gelişimine katkı sağlamak.

Tarım A.Ş., Mustafakemalpaşa Ovaazatlı’da bulunan 1558 m2 kapalı alana sahip kurutma tesisinde başta kırmızı biber olmak üzere bir çok sebze ve meyve, modern makinelerle hijyenik olarak kurutulmakta ve toz haline getirilmektedir. Tesiste kurutulan meyve ve sebzeler Türkiye ve Dünya’ya dağıtımı yapılarak bölgede üretim yapan çiftçilerin ürünlerine katma değer oluşturmaktadır.

Tarım AŞ ayrıca, bugünkü durumuyla ülkemizin, Ortadoğu’nun ve Balkanlar’ın en işlevsel, donanımlı ve örnek teşkil edebilecek boyutlara sahip olan Bursa Kent Yaş Meyve Sebze Toptancı Hali’nin işletmeciliğini de yapmaktadır.

Menfur bir cinayete kurban giden eski belediye başkanı Hikmet Şahin’in kurduğu Hal kompleksinde bulunan, maalesef faaliyet göstermeyen, “GIDA TAHLİL LABORATUARI” ülkemizin, Ortadoğu ve Balkanlar’ın en modern, AB standartlarında kalite belgesine sahip tek gıda tahlil laboratuarıdır. Burada her türlü sebze ve meyvenin tarımsal ilaç kalıntısına yönelik 1024 etken madde tahlili 1-2 saat gibi kısa sürede yapılabilmektedir.

Tarım AŞ. aynı zamanda balık hali ve İnegöl’de bulunan sebze meyve toptancı halini de işletmektedir. Ayrıca Gürsu’da Bursa Meyve Sebze İşleme, Paketleme ve İhracat Merkezi’nin faaliyete geçmesiyle meyve ve sebzenin en iyi şekilde sınıflara ayrılarak paketlenmesi ve yurt içi yurtdışı sevkiyatının yapılması öngörülmektedir.

Bunların dışında Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Bursa ipeğinin canlandırılması için yaptığı çalışmaları takdirle karşılamak gerekiyor. Koza üretimi başladı, iplik çekiliyor ve tasarım yapılıyor.

Benim önerim Bursa’da yapılan bu çalışmaların, CHP’li İzmir Belediyesi’nin okullara süt politikasının Türkiye’ye örnek olması için bir kurultay toplanmalı ve yeni tarım alanında “MİLLİ EKONOMİ”ye dönüş için yeni modeller oluşturulmalıdır.

Geçmiş yıllara göre okullaşma, sağlık hizmetleri alanında büyük ilerlemeler kaydedildi. Bu hizmetler için kente göç mecburiyeti kalmadı. Aksine şehirlere göç eden ve üretim dışı kalan nüfusun geri dönmesini sağlayacak “Aile çiftçiliği” modelinin hayata geçirilmesi için belediyeler ve devlet desteğiyle kurulacak tarım üretim kooperatiflerinin hayata geçirilmesi gerekiyor. Toprağın çok parçalandığı yerlerde bu kooperatiflere üyelik mecbur edilmeli, gerekirse bazı yerlerde topraklar kamulaştırılmalıdır.

Kırsal kesimde yaşayanların gelir ve konfor düzeyinin yükselmesi için belediyemizin yaptığı bu organizasyonlar bu yolda atılan ilk adım telakki edilmelidir. Küçük üreticiler için organik tarım ve tavukçuluk satış organizasyonları kurulmalıdır. Kırsal kesimden göçün en büyük sebebi; üreticinin malının ‘para etmemesi’dir.

Belediyenin kurduğu Tarım AŞ, üreticilere bu alanda da yol gösterebilir. Organik tarım dışında tıbbi bitkilerin üretimi de teşvik edilebilir.

Belediyemizi yaptığı çalışmalardan dolayı kutluyorum ve bu çalışmalarını geliştirerek ülkemize örnek olmasını diliyorum.