49 ilin elektrik tüketimine eşit enerjiyi havaya savuruyoruz

49 ilin elektrik tüketimine eşit enerjiyi havaya savuruyoruz
14.06.2018
A+
A-

Sanayileşme, artan nüfus, dijitalleşme ve bireysel teknoloji kullanımının hız kesmeden yaygınlaşması gibi nedenlerle dünyanın enerjiye duyduğu ihtiyaç her geçen gün artıyor. Doğal kaynakların ihtiyaç duyulan enerjiyi karşılama konusunda yetersiz kalması ise sektörün yönünü yenilenebilir enerjiye çeviriyor.

Dünya tükenen enerji kaynakları karşısında alternatif enerji çözümleri arıyor. Ucuz ve sürdürülebilir bir çözüm olan biyogazın kullanımı gelişmiş ülkelerde hızla yaygınlaşıyor. Hayvan dışkısı ve organik atıklardan elde edilen biyogaz, sağladığı elektriğin yanında yüksek verimli gübre olarak da ekonomiye katkı sunuyor. Özellikle Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı ülkeler için alternatif oluşturan biyogaz ülkemizde henüz keşfedilmeyi bekliyor.

Almanya’da 11 binden fazla biyogaz tesisi varken Türkiye’de tesis sayısı 50’yi zor buluyor

Rakamlar Türkiye’nin enerji ithalatının her geçen yıl arttığını gösterirken elektrik tüketimini karşılamak için yapılan yatırımlar hız kesmeden devam ediyor. Yenilenebilir enerji yatırımları içerisinde biyogaz ise yeterli ilgiyi görebilmiş değil. Potansiyelimizin benzer olduğu Almanya’da 11 bin adedin üzerinde biyogaz tesisi varken ülkemizdeki biyogaz tesis sayısının iki haneli rakamlarda olduğu görülüyor. Almanya’da 2016 yılında biyogaz ile üretilen 37 milyar kilovatsaatlik elektrik, aynı dönemde Türkiye’de tüketilen elektriğin yaklaşık yüzde 13’üne denk geliyor.

49 ilin yıllık elektrik tüketimine eşit enerji çöpe gidiyor…

Alternatif enerji kaynakları arasında dikkat çeken biyogaz, enerjiden kaynaklı yüksek oranda cari açık veren Türkiye için yeni bir fırsat anlamına da geliyor. Sahip olduğumuz biyogaz potansiyeli ile yıllık 35 milyar kilovatsaat elektrik üretmek mümkün. Bu rakam Türkiye’nin en büyük ikinci sanayi bölgesi Ege’de geçen yıl tüketilen elektriğe eşit. Neredeyse Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz’in toplam elektrik tüketimine yakın bir potansiyeli ne yazık ki değerlendiremiyoruz.

Biyogaz tesislerinin atıl durumdaki bir potansiyeli ülkemize hem elektrik hem de gübre olarak kazandırma imkanı doğurduğunu belirten Teksan Jeneratör Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burak Başeğmezler şunları söyledi: “Biyogaz tesisleri ile elektriği kullanmadığımız kaynaklardan üretebilme imkanımız var. Ülkemizin sahip olduğu yıllık biyogaz potansiyeli 35 teravatsaat (35 TWh) yani 35 milyar kilovatsaat (35 milyar KWh) gibi çok yüksek bir seviyede. Türkiye’nin 2017 yılındaki 292 milyar kilovatsaatlik elektrik tüketiminin yüzde 12’sine denk gelen bir enerjiyi kullanmıyor adeta çöpe atıyoruz. Kullanmadığımız biyogaz potansiyeli ile her yıl 5 milyar TL havaya uçuyor. Fırat Nehri üzerinde yer alan Keban, Karakaya ve Atatürk hidroelektrik santrallerinin 2016’da ürettikleri toplam elektrik enerjisi 16 milyar 798 milyon kilovatsaat olmuş. Yıllık biyogaz potansiyelimiz bu üç barajın ürettiği elektriğin iki katından daha fazla. Sadece Keban Barajı’nın yedi katı elektrik enerjisinden bahsediyoruz. Bu rakam aynı zamanda Türkiye’nin 49 ilinin 2017 yılındaki toplam elektrik tüketimine eşit. Şehirlerimizde biyogazdan üretilen elektrik kullansaydık enerjiden kaynaklı cari açığın azalmasını da sağlayabilirdik. Yapımına başlanan 4 bin 800 MW kapasiteli Akkuyu Nükleer Santralinin tam kapasite çalışması halinde yıllık elektrik üretiminin 42 milyar kilovatsaat olacağını hesaplarsak neredeyse Akkuyu kadar elektriği biyogaz ile üretebileceğimiz ortaya çıkıyor. Örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. Üstelik biyogaz tesislerinin istihdama sağlayacağı tahmin edilen katkı

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.